Tangos kelimesinin kökeninin (flamenkoyla ilgili hemen her şeyin olduğu gibi) nereden geldiği tam olarak bilinmese de bir takım rivayetler vardır. Rivayetlerin ilki Tangos’un bir perkusyona vurduğumuz zaman çıkan “tang” sesinden geldiğidir. Bir diğer var sayım ise, Tangos’un latince kökeni tangere olan “tangir” yani (tocar), enstruman çalmak fiilinden geldiği şeklindedir.Atlantiğin diğer tarafındaki Tango müziği ve dansıyla isim benzerliği dışında herhangi bir bağı bulunmamaktadır.Tabi ki İspanyol sömürge kültürlerinden özellikle de Cuba’nın 4’lük ritmlerinden etkiler taşıdığı söylenebilir, ancak Tangos aslında Endülüs’te, ilk olarak da Cadiz’de bir flamenko palosu (makamı) olarak ortaya çıkmıştır.Enrique el Mellizo’nun ilk tangos icracısı olduğu da söylenir (tabi ki bu da rivayettir:) Tangos ritmi hepinizin bildiği gibi 4’lüktür. 1 vurgusuz 2,3,4 vurgulu olarak çalınır ve un,dos,tres,quatro olarak da söylenebilir. Buleriasla birlikte fiestaları vazgeçilmez bir şarkı ve dans palosudur. Bu nedenle de bir çok flamenko bestecisinin albümlerinde bir “fiesta por tangos” şarkısı bulunur.

1234/1234/1234/1234…

Tangos formunu incelerken karşımıza Tangos de Triana, tangos de Malaga, Tangos de Granada, Tangos de Cadiz gibi formlar çıkar. Bu formların hepsinde compas (ritm sayacı) 4’lük gider ancak cante ve gitar vurguları değişiklik gösterir. Küçük nüans farklarıyla tüm tangos hareketleri hepsine birden uygulanabilir.Bu nedenle bir tangos öğrenen dansçı bir taşla bir sürü kuş vurmanın zevkine varabilir.

Bölgelere göre Tangos şarkılarıyla ünlü olmuş şarkıcılara bakarsak:Cadiz’de El Melizzo ve Aurelio Selles, Sevilla’da Pastora Pavon ve El Titi.Jerez’de Frijones ve Mojama, Malaga’da La Repompa ve El Piyayo’yu sayabiliriz. La Nina de Los Peines (Tarakların kızı, henüz araştırmadım ama muhtemelen saçı çok gür ve uzun olduğu için falan bu ismi koymuşlardır) tangosun bu kadar popüler olmasında büyük rol oynamıştır.

“Peínate tú con mis peines / que mis peines son de azúcar / quien con mis peines se peina / hasta los peines se chupa”.

“Saçlarını benim taraklarımla tara/ çünkü benim taraklarım şekerdendir/ her kim ki saçlarını benim taraklarımla tarar/ taraklarımı yalamaya başlar

şeklinde son derece muzip bir şarkıyla flamenko tarihine geçmiştir.

Kaynak: www.sunitaflamenca.blogspot.com

Leave a Reply